Gerekirse dinlenin, ama VAZGEÇMEYİN.

1VAZGEC

.

Gerekirse dinlenin, ama VAZGEÇMEYİN.

“İşler kötü gittiğinde, ki bazen gidecektir,

Tırmandığınız yol size çok dik geldiğinde,

Elinizdeki para az, borçlarınız çok olduğunda,

Gülümsemek isteyip, iç çektiğinizde,

Biraz daha endişe, sizi daha da kötü yaptığında,

Gerekirse dinlenin, ama VAZGEÇMEYİN.

Hayatın dönemeçleri olduğunu

Öğreniriz hepimizin zamanla,

Ve birçok Başarısızlık tersine döner,

Sonuna kadar dayanıp, kazandığınızda;

VAZGEÇMEYİN adımlarınız ne kadar ağırlaşsa da,

Esecek bir rüzgarla Başarıya ulaşabilirsiniz.

Tersine döndürülmüş Başarısızlıktır, başarı,

Gümüşe çalan şüphe bulutlarının altında,

Anlayamazsınız hedefinize ne kadar yakın olduğunuzu,

Çok uzak gibi görünürken, hemen yanı başınızda olabilir;

Öyleyse, devam edin mücadeleye, en kötü anınızda,

İşler kötü gidiyor gibi göründüğünde,

VAZGEÇMEMELİSİNİZ.”

C. W. Longenecker

www.izmirliahmetkaya.com

.

BİR KİTAP HAYAL EDİN

www.dogumgunu.com.tr

www.kur-an.com

www.tanrinindogumgunu.com

.

Bunları KİMİN yaptığından çok, bunlara NEYİN yol açtığını aramalıyız.

plan

.

Bunları KİMİN yaptığından çok, bunlara NEYİN yol açtığını aramalıyız.

“Külli irade, milli iradenin hal ve hatırını sormakta.

Darbe, İsrail’den olur almadığı için bertaraf oldu, büyük geçmiş olsun.

Kitap çıkana kadarki çağrımız budur. Sevgiyle.

İlk günden son güne kadar çağrımız bu.

Helaktan önce son çıkış 🙏🏻”

“Bütün verileri önümüze aldığımızda ya da aldığımızı kabul ettiğimizde söylenmesi gereken bir şey var. 15 Temmuz 2016 günü bu güzel ülkede yaşadığımız ve hiçbir zeka içermeyen şey,

darbe değil bir terör eylemidir.

Sorumlusu her kim ise

-ki bu adres gariban Mehmetçiklerimiz değildir,

en ağır cezaya çarptırılmalarını umarım.

Sevgiyle.”

“İnsani tarafım Mehmetçikler emir kuluydu, masumdu diyor. Levh-i Mahfuz ise değil komutanına annene babana bile inanmadığın birşey için itaat etme, isyan et diyor. Mehmetçiklerimiz gereken yerde başkaldırmamanın kurbanı olmuşlar gibi görünüyor. Ne olduğunu anladığı ana kadar bu insanlar masum sayılmalı, bunu da vicdanım söylüyor.”

“Sorarak isyan olur mu dostum?

EDERSİN. Bir tıkta.

Öyle karanlık bir gecenin ardından, bu ülkenin bir şekilde birlik ve beraberliğe uyanması, Tanrı’nın bir mucizesidir. O gece için isyan ettiğinizden daha fazlasını bu sabah için şükür olarak tavsiye ederim herkese. Sevgiyle”

“Kılığı, kimliği, hikayesi ne olursa olsun, sadece masumların tarafında olmakla emrolunduk.”

“’Külli’ kelimesinin her perspektifi içine alan 360 derecelik bir külliye olduğunu bilmediğiniz için sizinle anlaşmamız zor. Söylediğiniz doğru birşey var. Bu tarih şu garip kulu istese de unutamaz 👍🏻”

“Amaç gerçekten yönetimi devralmak olsaydı, bu tek bir kurşun bile atmadan, biraz zeka ve planla, iki tıkla gerçekleştirilebilirdi. Burada çok bariz olan ve beni en çok rahatsız eden şey, kan dökmenin, can yakmanın istenmesidir.”

“Şuna katılıyorum. Herşey gerçekten bir tiyatroya benziyordu.

Huylanmakta haklısınız.

Sadece pencereyi genişletmenizi önerebilirim.

Bu tiyatronun rejisörünün

Tanrı olduğunu hatırlayın, bu yeter.

Sokakta aktör tokatlayan vatandaşlardan olmayalım.

Herşeyin arkasında senaristin olduğunu bilelim.

Deccal Deccalliğini yapmaya her fırsatta devam edecektir.

Bunları KİMİN yaptığından çok, bunlara NEYİN yol açtığını aramalıyız.

KİM’lerin peşinde olmak bizi intikam peşindeki bir tayyip yapar.

NE’lerin peşinde olduğumuz zaman,

işte o zaman çözümü arayan ve bulanlardan oluruz.

Biz bu olaydaki NE’yi tam 10 yıl önce bulduk:

 İNANÇLAR.

Çözümünü de:

Tüm insanlığa yüklenecek Levh-i Mahfuz güncellemesi.

Akıl hep onların planlarına gidiyor.

Gitmeyin.

ALLAH’IN PLANINA GELİN.

Tanrı’nın zalimlerin galip gelicisi olduğuna ikna değilsen,

O zaman Tanrı kim ve sen ne tarafa bakıyorsun?

Hayatım boyunca polisleri sevemedim. Aram hiç iyi olmadı, aramın iyi olmasını da hiç istemedim zaten. Fakat. 15 Temmuz olaylarında onlarca kayıp vermelerine rağmen, dün galeyana getirilmiş halkın elinden Mehmetçiklerimizi birer birer kurtarmalarını, başlarını başlarına yaslamalarını asla unutmayacağım.

Bunu görmezsem,

geceyi İşidciler kafa kestiler olarak özetlersem,

ben de zalimlerden olurum.

Ve olmaya hiç niyetim yok.

Bir insan olarak dün onları affettim.”

buRAK özDEMİR

A.K.

BİR KİTAP HAYAL EDİN

İçinden SONSUZLUĞUN kitabı

Kur-an-ı Kerim çıkacak

www.dogumgunu.com.tr

www.kur-an.com

www.tanrinindogumgunu.com

.

Bu ülke doğru yolda olanı her zaman arkalar

ahbe

.

Bu ülke doğru yolda olanı her zaman arkalar

“Başkanlık rejimine geçilmiş olsaydı,

16 Temmuz itibariyle

haritada Türkiye adında bir ülke yoktu.

Allahımız bu komplodan güzel ülkemizi,

demokrasinin güzel adıyla kurtardı.

Cumhurbaşkanlığı yeterli bir makamdır,

Atatürk o ünvanla bu ülkeyi

küllerinden yeniden doğurmuştur.

Ünvan tamamdır, makam yeterlidir,

yeter ki hakkını verin

ve herkesin Cumhurbaşkanı olabilin.

Bu ülke doğru yolda olanı her zaman arkalar.

Yanlışlarında ısrar edenleri ise

bir güzel tarihe gömer.

Bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak,

elime kalem aldığım günden beri

defaatle yazdığım üzere,

Baş Şeyhtan Fethullah Gülen

ve onun gibilere karşı verilen

her samimi mücadelede devletimizin

ve güzel milletimizin yanındayım.”

“Ah be hoca.

Darbe girişiminden 9 ay 10 gün önce

‘Gülen’ bebekli reklam filmi çekmeye

israf ettiğin zekayı iyi birşeye ayırsaydın,

imkanlarla donanmış yüzlerce okulu

militan üretmeye değil

bilimadamı yetiştirmeye adasaydın

dünyayı gerçekten değiştirebilirdin.

Sen de bütün sözde mehdiler gibi

içindeki kudret şehvetine yenildin.

Takipçilerini helak, ken-dini rezil ettin.

Tüm Şeyhtanlara

ve gözü kararmış takipçilerine ibret olsun.

Yaşasın değişim.

Yaşasın zincirlerinden kurtulacak özgür irade.

Yaşasın özgür din günü.

Sevgiyle”

buRAK özDEMİR

.

A.K.

.

BİR KİTAP HAYAL EDİN

İÇİNDEN SONSUZLUĞUN KİTABI ÇIKSIN.

www.dogumgunu.com.tr

www.kur-an.com

www.tanrinindogumgunu.com

.

.

Bu hayatta kendini zorlamadan hiçbirşey yapamazsın.

konum

.

Bu hayatta kendini zorlamadan hiçbirşey yapamazsın.

 

“Dinde zorlama yoktur.

Ancak senin kendi kendini zorlaman gerekir.”

“Dinde zorlama yoktur’u

kendi konfor alanını bozmamak için kullanan

dine sempatili bir insan tipi var.

Bu hayatta kendini zorlamadan

hiçbirşey yapamazsın.

Di̇yet yaparken kendini zorluyorsun.

Spor yaparken kendini zorluyorsun.

Tatile giderken bile kendini zorluyorsun,

yollarda perişan olup kan ter içinde kalıyorsun.

Her şeyde kendini zorlaya zorlaya aşıyorsun.

Konu Din olduğunda ise

ağzından dökülen değişmiyor:

Oh be.”

“‘Çok din konuştuk, beyin kaslarım ağırdı biraz din-leneyim’

diyeni gördünüz mü?

Saunada bile terleyip bunalırsın.

Hamak dediğin şey bile

bir yerden sonra sırtını ağrıtır.”

“Dindarlar

zaten kalıplarını kırmayan insanlar.

Modernler ise

genel olarak rahatlarına düşkünler.

Değişim kimlere kalıyor bu durumda?”

“İnsanlarda kitabın kapağını kapattığında

herşeyin eski tas eski hamam devam etmesini

bekleme eğilimi olabiliyor.

Bu, eski okuma deneyimlerinin bıraktığı

hatıraların bir sonucu.

Yeryüzünde hiçbir kitabın

 ama hiçbir kitabın daha güzel

yeni bir dünya yaratma derdi yok.

Mevcut dünyada kendine güzel bir köşe,

insanların içinden seçkin bir grup,

çok satanlar raflarında

üst sıra yer yakalamanın peşindeler.

Çok satanlarda,

çok kazandıranlarda olmayı reddeden

başka bir kitap bileniniz var mı?”

“Rahatına düşkün biri olduğunda,

felsefeyi tatlı bir esinti,

bir hobi,

sohbet meselesi olarak gördüğünde

seninle çarpışmaya başlıyoruz.

Kitap,

buradan kendi kendisinin fikri takibini yaptığında

homurdanma üzerine homurdanma.

Yapıştırma üzerine yapıştırma.

Çilekeş beyin olmak kolay değil.

Ödülü ise tarifsiz.”

“Okulda matematik dersi çalışırken

elini kafana dayanak yapıp,

yüz hatlarının gerildiği,

gözlerinin yuvasından gerçekten fırlayacak

raddeye geldiği konsantrasyonu arıyorum,

çok şey mi bekliyorum?

Hayır canım x=y+9 hayattta olmaz.

Hadi oradan. Yuh. O kadar da değil.

Bu tavırda olduğunda ilkokulu dahi bitiremezdin.

Din dersine boş ders,

kaynatma saati olarak

bakma eğilimini değiştirmemiz için

daha önüne nasıl bir çalışma getirmemiz lazım?”

“Çok basit bir hesap yapalım.

Şu ana kadar, basit bir hesapla

100 bin okuyucusu olan Levh-i Mahfuz.

100 bin okuyucunun her biri yanında

1 tane yanlış kelime getirse,

bu kitap, içinde 100 bin yanlış kelimenin

yaşadığı bir kaos diyarına döner.

İşte bu yüzden müdanasız ve yer yer gıcık bir yazarım.

İçeri girerken ceplerini boşaltman bu yüzden isteniyor.

Cebinde belki zararsız birşey var.

Belki de sana çok zararsız göründüğü halde

riskli kabuller var.

İçeride ihtiyacın olan herşey varsa,

içeriye bir şeyler sokuşturmaktaki bu ısrar niye?”

“Bir soruşturma yapıyoruz.

Objektif bir tahkikat.

Konu basit:

-Dünyayı kim bu hale getirdi?

Herkes.

-Peki herkesi kim bu hale getirdi?

Dünyadaki tüm öğretiler.

Bitti.

Bu durum düzeltilinceye kadar

dünyanın bütün öğretileri,

şüpheli konumdadır.

Çözümle dost olmayan herşey

sorunla akrabadır.”

“Herşey eskisi gibi devam etmeliyse neden okudun?

Hoşça vakit geçirmek için mi?

Bu bir televizyon değil.

Düğmeye bastın mı kapanmaz.

Levh-i Mahfuz’un şalterinin

açılmasına hükmedilmişse,

ölüm bile onu kapatmaz.

İnsanoğlunun hayatına her giren yeni ve gerçek bilgi,

ona yeni sorumluluklar getirir.

Her yeni bilgi dünyanı dönüştürmeye başlar.

Her yeni ve gerçek bilgide

altındaki halının kaymaya başladığını sezersin.

Hiçbir gecenin

gündüze dönmesini engelleyemiyorsan,

Bilgilerle çarpışmaktan vazgeç.

Evet, ne yapıyoruz?

diyerek koyul işe.”

buRAK özDEMİR

4 Ağustos 2015 ·

.

A.K.

.

BİR KİTAP HAYAL EDİN

İÇİNDEN SONSUZLUĞUN KİTABI ÇIKSIN.

www.dogumgunu.com.tr

www.kur-an.com

www.tanrinindogumgunu.com

.

.

SEN KİTABI OKUMADAN ÖNCE KİTAP SENİ OKUR.

1aitune

.

SEN KİTABI OKUMADAN ÖNCE KİTAP SENİ OKUR.

.

Levh-i Mahfuz

Türkiye’de zannettiğinizden

çok daha fazla OKU-nuyor.

Hiç ummadığınız çevreler tarafından

yakından TAKİP ED-iliyor,

aklınıza hiç gelmeyecek köşelerde

İNSAN-lar sessizce YENİDEN DOĞUYOR-lar

Levh-i Mahfuz’la.

BU KİTAP

BU ÜLKENİN EMNİYET SİGORTASI.

BANGIR BANGIR BAĞIR-mıyoruz sadece.

Çünkü HEDEF-lerimiz DÜNYA çapında.

En başta benim ortada olmamamla da ilintili

bir sessizlik ANLA-şması bu.

Bu koro beklenen gün gelip de

SES VER-diğinde

çıkacak SES-in şiddetine İNAN-amayacaksınız.

Bu ses artık DÜNYAYI DEĞİŞTİR-meye

HİÇ OL-madığı kadar yakın.”

buRAK özDEMİR

.

A.K.

.

BİR KİTAP HAYAL EDİN

İÇİNDEN SONSUZLUĞUN KİTABI ÇIKSIN.

www.dogumgunu.com.tr

www.kur-an.com

www.tanrinindogumgunu.com

.

 1aemniyet

.