.
Bir KAPI niçin çalınır?
Sizler kapımızı çalmak için sadece iç sesinizi dinlemiş
ve karar vermişsinizdir
Bir KAPI niçin çalınır?
O kapının ardında ilk defa karşılaşacağınız kişi ile
nasıl bir bağınız olabilir?
Tesadüf denen kavaramın
yaşamımızı etkilemesi mümkün mü?
Bu ve buna benzer soruları peş peşe sıralayabiliriz
ama şu an farklı bir bakış açısıyla gireceğiz konuya.
Levh-i Mahfuz Bilincini özümseyip
yaşamınıza yerleştirdiyseniz,
bu Dünyaya gelirken yani bedenlenirken,
her ihtimale karşı, planlarımızın gerçekleşmesi için
yedek planları da devreye soktuğumuzun farkındasınızdır.
Ruhsal bedenler halinde
henüz Toprak bedenlere girmeden
yeryüzünde yaşanılacak olayların akışında
Benlik yani Egonun devreye girmesiyle
yapılacak özgür seçimlerimizde,
gerçekleştirmek istediğimiz derslerin yaşanılması için
çok fazla yedek planlar yapmakta
ve hayal gücünü maksimum düzeyde kullanmaktayız.
Planları tasarlarken başlatılan karmaşıklık
inanılmaz boyutlardadır.
Yedek planlamaları yaparken
Ruhsal Bedenlerin birbirlerine uyarıları olur
ve her ne kadar yeryüzünde bedenlendiğimizde
yabancılaşsak bile, birbirimizi gördüğümüz anda
ya da adımız telaffuz edildiğinde
öğlesine manyetik bir çekim yaşarız ki
sanki yıllardır tanışıyormuşuz hissine kapılırız.
Genelde “dejavu” dediğimiz bir kavramla da
eşleştirebiliriz bu hissi.
Bizler kapımızı çalanlarla
iletişime geçtiğimizde
yedek planlamaların hatırlatmaları sıralanır:
“öyle ya da böyle KAPINI çaldığımda bana gerçek kimliğimi yani TANRISALLIĞIMI hatırlatır mısın?”
“Tanrısallık gücümü bir biçimde hissedebileceğim dereceye kadar beni destekler misin?”
“Eğer ben hala BEN diyorsam da erişmek istediğim titreşim düzeyinde değilsem, bilinç sıçraması yaşayabilmem için o BENİ acımasızca eleştirir misin?”
“Benlikten BİZ bilincine geçmemde ipuçlarını verebilir misin?”
“Kendi bilinç düzeyimin sıçrama anını yaşayabilmem için, Tanrısallığımın farkına varabilmem için, kendimle ilgili BATIL İNANÇLARIMI eleştirir misin?”
“Öz eleştiri bilincinden ne kadar kopuk olduğum belli, AYNA ilişkileri düzeltebilmem için uyarır ve deneyimlememe yardımcı olur musun?”
“Maddeye olan bağımlılığımdan uzaklaşıp IŞIK beden bilincine varabilmem için beni IŞIK bedenim ile tanıştırır mısın?”
“Tekâmül yolculuğumda bir üst düzeye erişebilmem için farkındalığımı arttıracak HAKİKAT ile buluşmamı sağlayabilir misin?”
Sonuç olarak tesadüf diye bir şey yoktur.
Sizler kapımızı çalmak için sadece iç sesinizi dinlemiş
ve karar vermişsinizdir.
Yani olması gereken şey olmaktadır.
Yanlış ya da doğru, iyi ya da kötü,
olumlu ya da olumsuz diye bir şey yoktur.
Tercihler ve seçimler vardır.
Bunlar bedenlenmeden önce yaptığımız planlar,
planlar ve yedek planlardır.
Burada olmazsa orada,
orada olmazsa şurada,
şurada olmazsa kesin burada gibi alınacak
Tekâmül DERSİNİN mutlaka deneyimlenmesi gerekecektir.
Planların gerçekleşmemesi durumu
kesinlikle bedenin terkiyle mümkündür.
Bu ÖLÜMDÜR.
.