VİZYON VEDASI
.
VİZYON VEDASI
“Ulaştığım şok edici gerçek şu.
Kitaplar yazmaya gerek yok,
bir sayfada damıtacağım.
Kuran, Araplar için indirilmemiş.
Gerçek Kuran’a yatkın olan kafa,
ne bizim topraklarımızda
ne de Ortadoğu’da bulunmuyor.
Şu an için.
Hazret-i Muhammed ağabeyim,
Bedevi bir diyarın ortasına düşürülerek
imtihan edilmiş bir
BATILI BEYİN.
BATILI DEHA.
KUR-AN BELİRLİ BİR IQ DÜZEYİNİN
ÜSTÜNE HİTAB EDİYOR.
YAŞADIĞIMIZ COĞRAFYA
VE ONUN DAHA DOĞUSU,
BELİRLİ DÜZEYİN ALTININ
KURAN’A DAVRANACAK OLDUĞUNDA
ORTAYA ÇIKACAK VAHİM SONUÇLARIN
BİR BELGESİ.”
“1400 yılın en vahim haberi de bu:
KURAN YANLIŞ ELLERDE
Hazret-i Muhammedimin çırpındığı şey
Kuran’ın batıya ulaşabilmesi.
Batıcılık oynamak değil bu.
İlim Çin’deyse alın.
Ya İlim ABD’deyse?
O zaman uğraşmayın mı diyecek sana.
İlim neredeyse Kuran orada olacak
anafikir bu.
‘İstanbul’u fetheden kumandan ne güzel kumandan’
demesinin yegane nedeni de bu.
Hiçbir şehrin hiçbir devletin eline geçmesiyle ilgili
başka hiçbir demeci yok.
‘Kupon arsalarını muhafazakarlar talan etsin’
olarak anlamaya devam etsin o belirli IQ’nun altı.
İstanbul,
yeni dünya ile eski dünya arası köprüsü.
Bugüne kadar Kuranı Türkçeye çevirememişler ki,
İngilizceye çevirsinler.
Onu bırak, Kuran’ın Arapçasını
Araplara anlatamamışlar ki.
Anlatmayı da bırak,
kendileri anlayabilmişler mi herşeyden önce?
Bende daha yeni yeni dank ediyor.
Kendimizi, topraklarımızı
küçük görmeyeceğiz elbette.
Yeryüzünde büyüklenecek en son medeniyet
olduğumuzun bilincinde olmak şartıyla.
Dindar kardeşlerimizin durumu ortada.
Modern kardeşlerimiz de eksik modernler yazık ki.
Tam olsalardı(k),
bu ülke bu durumda olmazdı.
Bir avuç insan,
ortalamanın yarattığı toplam sonucu değiştiremez.
Ama herşeyi değiştirebilir
Tarihin bir avuçlarının, tarihin kalabalıklarına karşı
verdiği mücadelelerin en kutlusu bu.
Herşeye rağmen bugün ne kadar karanlıksa,
yarın o kadar aydınlık olacak.
Tek konu, yarına göz açıp kapamayla değil
kan, ter ve gözyaşıyla ulaşabilecek olmamız.
Bunun adı bu yüzden TEKAMÜL.
Lord of Islam,
buRAK özDEMİR’in sevilen bir kitabının
İngilizce’ye çevirisi değil.
Lord of Islam,
1400 yıl önce emanet alınmış bir kitabın,
ulaşması gereken yere ulaştırılması.
Ne kadar kaçsam da saklanamayacağım gerçek şu:
Kuran’ın indirilmesi kadar önemli bir gelişme
Kuran’ın batı zihniyetiyle,
batı medeniyetiyle buluşması.
Ve senin bunu yazdığım için
bana nasıl bakacağının zerre kadar önemi yok.
Canın cennete.
Güzel cennete.
70 küsür milyonluk Türkiye’nin
Levh-i Mahfuz konusundaki ölüm sessizliği
bu kitabın en büyük alameti.
Hiçbir zaman gürültü arzu etmedik ki
sessizlikle mutsuz olalım.
Bu sessizlik, herşeyin doğrulayıcısı,
bir yanıyla yaşasın,
diğer yanıyla malesef sessizliği.
Kuran’dan daha ‘ÖNEMLİ’ işler dönüyor burada.
Hayırlı işler dilerim sana canım ülkem.
Vizyon olarak seni terk ediyorum.
Şu an seni bıraktığım halin bir sirki andırıyor,
tarihin dönemeçlerinde olur böyle şeyler.
Tekrar kavuştuğumuzda
gerçek bir medeniyet olacaksın,
sana canımın kanımın üzerine yemin ediyorum.
Sen benim her zaman memleketim olarak kalacaksın.
Bizde emanet candan daha kutsal.
Sevgiyle”
buRAK özDEMİR
.
BİR KİTAP HAYAL EDİN
İÇİNDEN SONSUZLUĞUN KİTABI ÇIKSIN.
.
.
Kafanda canlandırdıklarınla kaderinde yaşadıkların arasında fark ortaya çıkınca yaşadığına TEKAMÜL denir.
“P.S-buRAK özDEMİR”
“İlk gün konuştuklarımızla bugün konuştuklarımız
%100 uyumlu. Duygularımız farklılaşabilir.”
****
“HAKİKAT Türkçe’yi seçti diyor bilgilerimiz.
Ben bir Türküm ve bu kitabı
ilk olarak Türkçe ortaya çıkardım.
Bunu hiçbir güç elbette değiştiremez.
Ancak HAKİKAT-in küreselleşmesi gerekiyor.
Ya dünyaya türkçe öğreteceğiz,
ya BİZ küresel bir vizyona geçeceğiz.”
****
“HAKİKAT-in vaad ettiklerinin gerçekleşmesi için
bu faza geçiş kaçınılmaz.”
****
“Levh-i Mahfuz evrensel misyonu ile
milliyetçi duygularımızı bir arada yaşatmak imkan dışı.
Milliyetimiz versiyon yükseltiyor diyebiliriz buna.”
“Ücretsiz kitap yaptığında
sadece 100 küsür kişi yüklüyorsa,
yolun kendini değiştirmesi vakti çoktan gelmiştir.
Bunu zaten bekliyorduk,
sadece işin açıklık kazanması için
her aşamayı yaşamamız gerekiyor.”
****
“Elçiliğin kendi raconunda
milletinin senin yüzüne bakmaması var.
Canım ülkem zahirde yüzümüze bakmayarak
batında tarifsiz değerde bir hediye verdi.
Mukaddes içerik taşıyan kitaplar
yalanlanarak doğrulanıyorlar.”
****
“Şunu söyleyemem. Söylemem de.
“Türkiye bize yüz çevirdi”
bunun söylenebilmesi için ülkenin karşısına çıkıp
açık açık hitap etmek gerekirdi.
Bunu yapmadım.
Tvlere çıkılmadı bu aşamada.
Çünkü kapının kapalı olduğu belli olmuştu.
Kapısı kapalı bir toplumun karşısına geçip
açık hitapta bulunmak, hepimizin, herkesin
ve herşeyin sonuna neden olacak yıkımlara kapı açar.
O yüzden sadece şunu söyleyebiliriz.
Ülkemiz BİZİ doğurdu,
var etti fakat yolumuzu açmadı.
Çünkü yolumuz başkaydı,
ülkemiz BİZE sadece bunu gösterdi.”
****
“’Sizleri‘ de yanıma alabilmem için
sizleri bırakabilme ihtimalimin olması gerekmez mi?
Sizliğin olmadığı bir yerdeyiz BİZ. Sevgiyle.”
****
“İnsan sevdiklerinin tabi ki,
daha farklı tutum almasını bekliyor.
Ancak hiçbir zaman da gerçek böyle olmaz.”
****
“Ülkeye gelene kadar, benim kendi ailem
ne kadar okumuş kitabı?
En yakınlar neredeler?”
****
“Alkışlar eşliğinde DEVRİM olmuyor.”
****
“…. şunu bir düşünelim.
Sen değişirsen herşey değişir ayetleri
BİZ-im için geçerli değil mi?
İsteklerimiz için BİZ-im
DEĞİŞ-memiz GELİŞ-memiz gerekiyorsa,
bu DEĞİŞ-im hangi yönde olacak?
İşte bunun cevabı Faz 8.9. Yani Global faz.
Levh-i Mahfuz bilinç hareketi,
HAYAL ET-tiği DÜNYA-yı YARAT-mak adına
KENDİN-de OL-anı DEĞİŞ-tirmeyi seçmiş bulunuyor.
Hepsi bu.”
****
“İdealist saflığı geride bırakmamız gereken yer burası.
Türkiye için gönlümüzden geçen
elbette ki daha farklı bir yol haritasıydı.
Fakat buna KADER deniyor.
Kafanda canlandırdıklarınla
kaderinde yaşadıkların arasında fark ortaya çıkınca
yaşadığına TEKAMÜL dendiği gibi.”
****
“Ruh halim %100 pozitif.
Beni teskin etmeyi gerektirecek hiçbir durum yok.
Bu sadece bir teknik yol değişikliği.”
****
“Ben bana bırakılmış BİR İNSAN OL-saydım ŞU AN,
şu 10 yılın ardından çok hüzünlü OL-abilirdim.
Fakat ben LEVH-İ MAHFUZ-a bırakılmış
BİR İNSAN OL-duğum için yüzde yüz olumluyum.
MUTLU-yum demiyorum
o kelimeyi başardığım güne sakladığım için.
OL-umluyum.”
****
“Burada olan veya burada olmayan
bir avuç insan başımın tacı.
Onlar kadim dostlar.
Bu yola birlikte baş koyduk,
hayalimizi gerçekleştirdiğimizde de
bunu birlikte kutlayacağız.”
****
“Amerika’yla ilgili hiçbir hazırlığım bulunmuyor.
Irmağa teslimim.
Konsolosluğun önünden geçmişliğim dahi yok.
Kafamdaki tek şey LOI.
Ve buradaki değişime açılmış kadim dostları,
yükselterek yola devam edebilmek.
Sevgiyle”
****
“Sadece gitme hazırlıkları değil,
buradan Amerika’ya dönük başka türlü bir organizasyon,
işbirliği vs. olarak da bir tasarımın olmadığını
anlatmak için söyledim.
Mevlamızın planı neyse onun üzerindeyiz.
Medyaya bakış nasıl olur, fazla fikrim yok.
Ben her iki ihtimale uygun olarak hazırlıyorum kendimi.
Genel tahminim, burada geçerli olan ilkelerde
bir değişiklik olmayacağı yönünde.
Sessiz başlar, yalnız yürür asla bir başımıza kalmayız.
‘Amerikalılarla işbirliği planladığımı’
speküle edecek bol miktarda dostum var
o yüzden altını çiziyorum vesile buldukça.”
“Sevgiyle”
buRAK özDEMİR
(Faz #8.9: GLOBAL FAZ’yazısına ileve olarak düştüğü yanıt notların toplamıdır.)
.
.
BİR KİTAP HAYAL EDİN
İÇİNDEN SONSUZLUĞUN KİTABI ÇIKSIN.
.
.